Son beş yılın en belirgin değişimlerinden biri, COVID-19 pandemisinin gayrimenkul piyasasına olan etkisidir. Pandemi sürecinde evde kalma zorunluluğu ve uzaktan çalışma modeline geçiş, konut talebini artırmıştır. Büyük şehirlerdeki dairelere olan talep, şehir merkezlerinden uzak, daha geniş ve bahçeli evlere kaymıştır. Bu süreçte kırsal ve banliyö alanlarda emlak fiyatlarında ciddi artışlar yaşanmıştır.
Faiz oranlarındaki değişiklikler, gayrimenkul piyasasını doğrudan etkilemiştir. 2020 yılında faiz oranlarının düşmesiyle birlikte konut kredilerine olan talep artmış ve bu da konut satışlarını artırmıştır. Ancak, 2021 ve 2022 yıllarında faiz oranlarının yükselmesi, kredi maliyetlerini artırmış ve konut alım gücünü düşürmüştür. Bu dalgalanmalar, piyasadaki fiyat istikrarını zorlaştırmıştır.
Türkiye’nin stratejik konumu ve sunduğu fırsatlar, yabancı yatırımcıların ilgisini çekmeye devam etmektedir. 2018 yılında uygulamaya konulan yabancılara vatandaşlık hakkı tanıyan düzenlemeler, yabancı yatırımcıların Türkiye’deki gayrimenkul piyasasına olan ilgisini artırmıştır. İstanbul, Antalya ve İzmir gibi şehirlerde yabancıların mülk alımları önemli ölçüde artmıştır. Bu durum, özellikle lüks konut segmentinde fiyatların yükselmesine neden olmuştur.
Son beş yıl içerisinde inşaat maliyetlerinde ciddi artışlar yaşanmıştır. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve hammadde fiyatlarındaki yükseliş, inşaat sektörünü etkilemiştir. İnşaat maliyetlerindeki bu artışlar, yeni konut projelerinin fiyatlarının yükselmesine neden olmuş ve bu da konut piyasasında fiyat baskısı yaratmıştır. İnşaat firmaları, bu maliyet artışlarını dengelemek için çeşitli stratejiler geliştirmek zorunda kalmıştır.
Son yıllarda dijital dönüşüm, gayrimenkul sektöründe de kendini göstermiştir. Emlak platformları ve mobil uygulamalar, gayrimenkul alım-satım süreçlerini kolaylaştırmış ve hızlandırmıştır. 3D turlar, sanal gerçeklik ve drone çekimleri gibi teknolojiler, potansiyel alıcıların mülkleri yerinde görmeden değerlendirmelerine olanak tanımıştır. Bu teknolojik gelişmeler, sektörün daha şeffaf ve erişilebilir olmasını sağlamıştır.
Bu dönemde yaşanan değişimler, Türkiye gayrimenkul pazarının dinamik ve sürekli evrilen bir yapıya sahip olduğunu göstermektedir. Pandemi, ekonomik dalgalanmalar ve teknolojik gelişmeler, piyasayı şekillendiren temel faktörler olmuştur.
